SORULAR VE BEN (2)

Soru: İlk paranızı nasıl kazandınız ve bu parayı nasıl değerlendirdiniz?
Cevap: Yüksek Öğretmen okulu mezunu bir Öğretmen olarak Akşehir Öğretmen okuluna atandığımda evli ve ilk çocuğuma 5 aylık hamile idim. Fikret ile birlikte okulu normal süreden bir yıl önce bitirmiş ve evlenerek onun ailesinin yaşadığı Gaziantep’in İslâhiye kazasına gitmiştik. O güne kadar benzer durum olmadığı gerekçesi ile diploma alamadığımız için atamada yapılamamıştı. Tek çözüm olarak evlenip ailenin yanına taşınmayı ve Fikret’in ücretli derslere girerek ailemizi geçindireceğini düşündük. Çok cüzi bir gelirle bu geçici süreci atlatmayı başardık. Gerçek öğretmenliğe başladığımızda mutluluğumuz sonsuz, ihtiyaçlarımız çoktu. İki kişilik Öğretmen maaşı ile ev kirasını ödeyip ancak birkaç parça eşya alabilmiştik.

Soru: Bütçe yapmayı ne zaman ve nasıl öğrendiniz? Sizi kim yönlendirdi?
Cevap: Babam bir köy öğretmeni idi. Bizim çocukluk yıllarımızda evimizde dengeli beslenmemiz için gerekli her şey bulunurdu ama babamın maaşı ay sonunu borçsuz getirmemize yetmezdi. Maaşı aldığında annemle masanın başına oturur nereye ne kadar ödeyeceklerine birlikte karar verirlerdi. Kardeşlerimle bende kulak misafiri olurduk. Acaba bu para ne zaman bize yetecek miktarda olacakta ailemiz rahat edecek diye düşündürdüm. Bize alınacak bir ayakkabı veya giysi konuşulduğunda ise çok sevindirdik ama kullanırken de bir o kadar dikkatli davranırdık. İlk okul son sınıfa geldiğimde beni karşılarına alarak “mutlaka oku kızım, hem kendine hem ailene hem de topluma yararlı ol. Evimize çift maaş girse idi daha rahat yaşardık. Annen de daha mutlu olurdu eminim. Ama elimize geçen para bu ve seni başka bir şehirde okula göndereceğiz. Şimdi senin eğitimin ve harçlığın için ne ayırabiliriz, bakalım” diyerek masanın başına birlikte oturmuş ve bütçemizi yapmıştık.

Soru: Bütçe yaparken nelere dikkat edersiniz?
Cevap: Gelir-gider dengesini doğru kurmaya ve gider hanemin gelir hanemi aşmamasına özen gösteririm. Örneğin:100 lira kazanıyorsam 101 lira harcamam. Umulmayan giderler için ve emniyet akçesi olarak mutlaka pay ayırırım.

Soru: Kişisel birikimlerinizi nasıl değerlendirmeyi tercih ediyorsunuz?
Cevap: Eşimde, bende aile çıkarlarını kendi çıkarlarımızın üstünde tutarız. Bunu ben kazandım, benim param sözlerini hiç kullanmadım. Ailemiz çok girişimci bir ruha sahip olduğu için paramızı ortak onayladığımız projelerde değerlendiririz. Ama yaşamımın her döneminde beni rahat yaşatacak düzenli bir gelir kaynağım olmasını çok önemserim.

Soru: Gençlere kontrollü harcama ve bütçe yapma konusunda tavsiyeleriniz nelerdir?
Cevap:”Ayağını yorganına göre uzat” sözünü en iyi uygulayanlardan biriyimdir. Aklıma her koyduğumu uygulamak için çok çalışırım ama aklıma her eseni almam. Gereksiz harcamalar yapmamaya özen gösteririm. Bu güne kadarda pişmanlık duymadım. Bazı kişiler vardır, ayın son günü tüm parasını bitirmiş yeni maaşı bir gün gecikse aç kalacak durumdadır. Ben maaştan arttırdığımı harcamaya, yeni maaşımı aldığım gün başlarım. Emniyet akçeme dokunmadan. Günümüzde, gençleri para harcamaya kışkırtan o kadar çok şey var ki?
İhtiyaçları olup olmadığını iyice düşünmeden aldıklarından, sonradan kendileri de huzursuz olacaktır, eminim.

Soru: Hiç bütçe krizi yaşadınız mı? Eger yaşadıysanız nasıl aştınız?
Cevap: Memuriyet zamanımızda hep hesaplı harcadığımız(Bütçemize sadık kaldığımız için)kriz yaşamadık. Karı-koca birlikte çalıştığımız için eve çift maaş girmesinin de rolü büyüktü elbette.
Ticaret yapıp ta kriz yaşamayan var mıdır? Sanmıyorum.
Elinizde olmayan pek çok iç ve dış faktör dönemsel sıkıntılar yaratabilir.
Eşimin bu durumlar için yaptığı bir hesap vardır:Bu gün sıfır olsam mal varlığım borcumu karşılar mı?

Yukarıdaki sorular zaman-zaman şahsıma yöneltilen sorulardır.